İnsülin Direncine Karşı Doğru Beslenmenin Önemi
Ortalamada her üç insandan birini etkilediği görülen insülin direncini iyileştirmede beslenme alışkanlıklarının çok önemli bir role sahip olduğunu biliyor muydunuz?
Tüm dünyada yaşam tarzındaki yanlışlardan kaynaklanan hastalıkların başında gelen insülin direnci, obezite, yüksek kolesterol, tip 2 diyabet gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan, rahatsızlığın belirtileri ve başa çıkmak için gerekli beslenme ile yaşam tarzı önerilerini paylaşıyor. Türkiye ve dünyada sık görülen bir sağlık sorunu haline gelen insülin direnci, vücudun hücrelerinin insüline karşı duyarlılığının azalmasıyla ortaya çıkan bir durum. Pankreasın ürettiği insülin hormonu, kan şekerinin hücrelere taşınmasında görev alıyor. Ancak insülin direncinde, hücrelerin insüline gerektiği gibi yanıt vermemesi kan şekerinin yükselmesine yol açıyor. Dolayısıyla pankreas daha fazla insülin üretmeye çalışıyor ve bu da zamanla pankreasın yorulmasına neden oluyor. Uzun vadede insülin direnci, tip 2 diyabet ve diğer metabolik rahatsızlıklara sebep olabiliyor.
İnsülin direncinin belirtileri nelerdir?
Gelişmesinde hem genetik hem de çevresel faktörlerin rol oynadığı insülin direncine kötü beslenme, stres, hareketsizlik gibi nedenler yol açabiliyor. Aşırı yorgunluk, sürekli açlık hissi, özellikle karın bölgesinde kilo alımı, yüksek kan şekeri, ciltte koyu lekeler, artan kan yağları ve yüksek tansiyon; insülin direncini işaret eden belirtiler arasında yer alıyor.
İnsülin direnci olanlar nasıl beslenmeli?
İnsülin direncini yönetmek ve iyileştirmekte doğru beslenmenin önemini vurgulayan Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan, bu rahatsızlıkla başa çıkmak için beslenme önerilerini sıralıyor.
Düşük glisemik indeksli gıdalar tüketin: Glisemik indeksi düşük olan gıdalar, kan şekerini yavaş yavaş yükselterek insülin seviyelerinin ani yükselmesini engeller. Tam tahıllar, baklagiller, sebzeler ve meyveler bu gruba dahildir.
Yüksek lif içeriği olan ürünler tercih edin: Lif, sindirimi yavaşlatır ve kan şekerinin dengede kalmasına yardımcı olur. Sebzeler, meyveler, tam tahıllar ve baklagiller yüksek lif içeriğine sahiptir.
Protein alımına dikkat edin: Protein, kan şekerini dengelemeye yardımcı olur ve uzun süre tokluk sağlar. Yağsız etler, balık, yumurta, baklagiller ve süt ürünleri, iyi protein kaynaklarıdır.
Sağlıklı yağlar tercih edin: Zeytinyağı, avokado, fındık ve tohumlar gibi sağlıklı yağlar tüketmek, insülin direncini azaltmada yardımcı olabilir.
Şeker ve rafine karbonhidratlardan kaçının: Beyaz ekmek, beyaz pirinç, şekerli içecekler ve tatlılar gibi rafine karbonhidratlar, kan şekerini hızla yükseltir ve insülin direncini kötüleştirir.
Düzenli öğünler ve porsiyon kontrolü: Düzenli aralıklarla yemek ve porsiyonları kontrol etmek, kan şekerinin dengede kalmasına yardımcı olur.
“Doğru beslenme planıyla sağlığınızı uzun vadede koruyabilirsiniz”
Sofra/Compass Group Türkiye Ülke Diyetisyeni Emel Terzioğlu Arslan, “İnsülin direnci, doğru beslenme ve yaşam tarzı değişiklikleri ile yönetilebilir. Dengeli ve sağlıklı bir beslenme planı uygulayarak kan şekeri seviyelerinizi kontrol altında tutabilir ve uzun vadede sağlığınızı koruyabilirsiniz. Ayrıca egzersiz yapmak, stres yönetimi, yeterli ve kaliteli uyku da insülin direncinin tedavisinde önem taşıyor. Ancak unutmayın, her bireyin ihtiyaçları farklıdır; bu nedenle, kişiye özel bir beslenme planı oluşturmak için bir diyetisyene başvurmak önceliğiniz olmalı.” dedi.
Yorum yok